obliga

« Back to Glossary Index

Romanian (Rumence) “obliga” Türkçe anlamı – English Meaning,

obliga (Rumence)

Anlam ve Kullanım / Meaning and Usage

  • Türkçe: “zorunda bırakmak, mecbur etmek; yükümlülük altına sokmak”

  • English: “to oblige, to force, to compel; to put under an obligation”

Kelime Türü / Part of Speech:

  • Fiil (Verb) – Geçişli (Transitive)

  • Çekim: (eu) oblig, (tu) obligi, (el/ea) obligă, (noi) obligăm, (voi) obligați, (ei/ele) obligă

TEMEL TANIMLAR / KEY DEFINITIONS

  1. Zorunlu Kılmak veya Mecbur Etmek:
    Bir kişiyi, bir şeyi yapmaya veya belirli bir şekilde davranmaya zorlamak; başka bir seçenek bırakmamak.

    • “Circumstanțele mă obligă iau această decizie.”

    • → “Şartlar beni bu kararı almaya zorluyor.”

    • → “The circumstances oblige me to make this decision.”

  2. Yasal veya Ahlaki Yükümlülük Altına Sokmak:
    Bir sözleşme, kanun, ahlak kuralı veya sosyal norm gereği bir şeyi yapma sorumluluğu yüklemek.

    • “Contractul îl obligă plătească la termen.”

    • → “Sözleşme onu vadesinde ödeme yapmakla yükümlü kılar.”

    • → “The contract obliges him to pay on time.”

  3. (Nezaketen) Bir İyiliğe Karşılık Vermek:
    Yapılan bir iyilik veya kibarlık karşısında minnettarlık göstermek veya bir şekilde karşılık vermek zorunda hissetmek. (Genellikle edilgen yapıda kullanılır: a fi obligat)

    • “Mă simt obligat -ți mulțumesc.”

    • → “Sana teşekkür etmek zorunda hissediyorum (mecburum).”

    • → “I feel obliged to thank you.”

EŞ ANLAMLILAR & YAKIN ANLAMLILAR / SYNONYMS & RELATED WORDS

  • forța → zorlamak (to force)

  • constrânge → zorlamak, mecbur etmek (to constrain)

  • îndatora → minnet borcu altına sokmak (to put in debt of gratitude)

  • sili → (eskimiş) zorlamak, mecbur etmek (to compel – somewhat archaic)

  • impune → dayatmak, emretmek (to impose)

  • obligație → yükümlülük, zorunluluk (obligation – isim)

ZIT ANLAMLILAR / ANTONYMS

  • elibera → serbest bırakmak, kurtarmak (to free, to release)

  • exempta → muaf tutmak (to exempt)

  • dezobliga → yükümlülükten kurtarmak (to release from an obligation)

  • libera → özgür bırakmak (to liberate)

  • lăsa liber → serbest bırakmak (to let go, to leave free)

ÖNEMLİ İFADELER VE KALIPLAR / IMPORTANT PHRASES & COLLOCATIONS

  • a obliga pe cineva facă ceva → birini bir şey yapmaya zorlamak (to oblige someone to do something)

  • a fi obligat  → …yapmak zorunda olmak (to be obliged to…)

  • te oblig! → “Seni zorlarım!” (tehdit veya ısrar içeren bir ifade) (I’ll make you!)

  • obligat prin lege → kanunen zorunlu (obliged by law)

  • obligat moral → ahlaken yükümlü (morally obliged)

  • fără a obliga → zorunlu kılmadan, zorlamadan (without obliging)

KÖKEN BİLGİSİ / ETYMOLOGY

Obliga” fiili, Latince “obligāre” kelimesinden gelir. Bu kelime iki kısımdan oluşur:

  • ob- → “-e karşı, …-e doğru” (bir edat)

  • ligāre → “bağlamak” (to bind)

Dolayısıyla kelimenin kökenindeki anlam “bir şeye veya birine bağlamak”tır. Bu kök, aynı zamanda İngilizce “oblige”, “obligation”, Fransızca “obliger”, İtalyanca “obbligare” ve İspanyolca “obligar” kelimelerine de kaynaklık etmiştir.

KULLANIM NOTLARI / USAGE NOTES

  • Zorunluluk İfadesi: “A fi obligat …” yapısı, “trebuie …” (…-meli, …-malı) ifadesine benzer bir zorunluluk bildirir, ancak genellikle daha güçlü, harici bir baskıyı (kanun, sözleşme, dış etkenler) vurgular. “Trebuie” daha genel ve içsel bir zorunluluk için de kullanılabilir.

  • Nezaket ve Minnettarlık: “Mă simt obligat” (Kendimi mecbur hissediyorum) ifadesi, Türkçe’deki “mecbur etmek” gibi, bazen yapılan bir iyiliğe karşı resmi veya içten bir teşekkür ve minnettarlık ifade etmek için kullanılır.

  • Edilgen Yapı: Yükümlülüğün özneye dışarıdan geldiği durumlarda edilgen çatı (a fi obligat) sıklıkla kullanılır.

ÖRNEK CÜMLELER / EXAMPLE SENTENCES

  • “Medicul l-a obligat rămână în pat.”
    → “Doktor onu yatakta kalmaya zorladı.”
    → “The doctor obliged him to stay in bed.”

  • “Sunt obligat declar veniturile mele.”
    → “Gelirlerimi beyan etmek zorundayım.”
    → “I am obliged to declare my income.”

  • “Poliția l-a obligat oprească mașina.”
    → “Polis onu arabayı durdurmaya zorladı.”
    → “The police forced him to stop the car.”

  • “Ajutorul tău generos mă obligă.”
    → “Cömert yardımın beni minnettar bırakıyor (bir yükümlülük altına sokuyor).”
    → “Your generous help obliges me.”

  • Nu vreau te oblig faci ceva împotriva voinței tale.”
    → “Seni kendi iradene aykırı bir şey yapmaya zorlamak istemiyorum.”
    → “I don’t want to oblige you to do something against your will.”

« Back to Glossary Index