a dovedi
Romanian (Rumence) “a dovedi” Türkçe anlamı – English Meaning,
“a dovedi” (Romence)
Anlam ve Kullanım / Meaning and Usage
Türkçe:
“kanıtlamak, ispat etmek” (bir şeyin doğruluğunu delillerle göstermek)
“göstermek” (bir yeteneği veya kapasiteyi ortaya koymak)
English:
“to prove” (to demonstrate the truth or existence of something by evidence or argument)
“to show”, “to demonstrate” (to indicate a quality or ability in one’s actions)
Kelime Türü / Part of Speech:
Fiil (Verb) – Geçişli (Transitive)
Seviyesi / Level:
B2 (Orta Üstü/Upper Intermediate)
TEMEL KULLANIMLAR / KEY USAGES
1. Bir Gerçeği veya Teoriyi Kanıtlamak (Proving a Fact or Theory):
“El a dovedit că pământul este rotund.”
→ “O, dünyanın yuvarlak olduğunu kanıtladı.”
→ “He proved that the Earth is round.”
2. Suçsuzluğu veya Doğruluğu İspat Etmek (Proving Innocence or Truth):
“Avocatul său i-a dovedit nevinovăția.”
→ “Avukatı onun masumiyetini ispat etti.”
→ “His lawyer proved his innocence.”
3. Bir Yeteneği veya Değeri Göstermek (Demonstrating an Ability or Worth):
“Echipa noastră a dovedit că merită victoria.”
→ “Takımımız galibiyeti hak ettiğini gösterdi.”
→ “Our team proved that they deserve the victory.”
4. Kendini Kanıtlamak (Proving Oneself – Reflexive Form):
“S-a dovedit a fi un lider capabil.”
→ “Kendini yetenekli bir lider olarak kanıtladı.”
→ “He proved himself to be a capable leader.”
GRAMER BİLGİSİ / GRAMMAR NOTES
Çekim (Conjugation) – Şimdiki Zaman (Present Tense):
-
(eu) dovedesc (ben kanıtlarım)
-
(tu) dovezești (sen kanıtlarsın)
-
(el/ea) dovedește (o kanıtlar)
-
(noi) dovedim (biz kanıtlarız)
-
(voi) dovediți (siz kanıtlarsınız)
Geçmiş Zaman (Perfect Compound): “a dovedit” (kanıtladı)
Edilgen Çatı (Reflexive Form): “a se dovedi” (kendini kanıtlamak)
Önemli Yapılar:
-
“a dovedi că…” → “…olduğunu kanıtlamak” (to prove that…)
-
“a dovedi cineva/ceva” → “birini/bir şeyi kanıtlamak” (to prove someone/something)
-
“a se dovedi a fi…” → “…olduğunu kanıtlamak” (to prove to be…)
ÖNEMLİ İFADELER / IMPORTANT PHRASES
“dovadă concretă” → “somut kanıt” (concrete proof)
“a face dovada” → “kanıtlamak” (to give proof, to testify)
“a pune la dovezi” → “test etmek, sınamak” (to put to the test)
TELAFFUZ / PRONUNCIATION
“do-ve-di” → /do’vedi/
Vurgu: İkinci hecede (-ve-)
Ses Özelliği: “o” harfi kapalı, “e” harfi açık okunur. “di” kısmı “di” gibi değil, “dí” (diy) gibi, hafif bir “i” sesiyle telaffuz edilir.
DİKKAT / WARNING
-
“A dovedi” vs “A demonstra”: İki fiil de “göstermek, kanıtlamak” anlamına gelebilir. Ancak “a dovedi” daha güçlü bir şekilde kesin ve tartışılmaz bir kanıt sunmayı vurgular. “A demonstra” ise daha çok bir prensibi, yöntemi veya olguyu açıklayarak veya göstererek göstermek anlamındadır.
-
“A dovedi o teorie” (Bir teoriyi kanıtlamak – kesin deliller sunmak)
-
“A demonstra un experiment” (Bir deneyi göstermek/gösterme yapmak – adımlarını uygulamalı olarak sergilemek)
-
-
“A dovedi” vs “A arăta”: “A arăta” genel ve basit anlamda “göstermek”tir. “A dovedi” ise bir iddiayı veya savı destekleyerek göstermektir.
-
“Îmi arată drumul.” (Bana yolu gösteriyor.)
-
“Îmi dovedește că mă înșel.” (Bana yanıldığımı kanıtlıyor.)
-
ÖRNEK CÜMLELER / EXAMPLE SENTENCES
Bilimsel Kanıt:
“Cercetătorii au dovedit eficacitatea noului vaccin.”
→ “Araştırmacılar yeni aşının etkinliğini kanıtladı.”
→ “The researchers proved the efficacy of the new vaccine.”
Kendini Kanıtlamak:
“Tânărul sportiv s-a dovedit în competiția internațională.”
→ “Genç sporcu uluslararası yarışmada kendini kanıtladı.”
→ “The young athlete proved himself in the international competition.”
Masumiyeti Kanıtlamak:
“Filmările de pe camerele de supraveghere i-au dovedit nevinovăția.”
→ “Güvenlik kamerası görüntüleri onun masumiyetini kanıtladı.”
→ “The security camera footage proved his innocence.”
Köken Bilgisi / Etymology
Slav dillerinden (muhtemelen Eski Kilise Slavcası “dověděti”) Romence’ye geçmiştir. “Do-” (tamamlama öneki) ve “věděti” (bilmek) köklerinin birleşiminden oluşur. Temel anlamı “tam olarak bilmek, kesinleştirmek”tir.
Ek Bilgi


